MUELLEFE-I KULUB VE TÜRKÇE OLİMPİYATLARI

10437300_520624081397725_235735794_nKainatin asarina baktigimizda agaclarin dallari, vucudumuzdaki damarlar, yeryuzundeki nehirler birbirine benzemekte ve hayatin temadisine hizmet vermektedir. Bunun gibi bircok mukemmel sanatin, verasindaki hakikat bize bir sanatkari isaret eder. Bu ihsanlardan oturu, gonlumuzde ona karsi muthis bir alaka duyariz. Neden olmasin ki; aldigimiz nefes, ihtiyaclarimizi giderdigimiz urunler, yasam icin olgunlastirilmis kainat, muazzam bir koske davet edilen misafirler oldugumuzu haykirmaktadir. Acaba bizleri bu guzelliklerle perverde eden Ganiyy alel itlak kimdir? Hz.Ibrahim (as) Kur’an-i Kerim’de gunes / ay / yildiz arasinda aram eyledikten sonra onlarin, alemin rabbi olamayacagina kanaat eder. Pekiyi bizler dinimizi boyle bir muvahhid anlayisinda arastirdik mi? Dunyadaki tum din ve ideolojilerin muntesiplerinden %1 oraninda dahi hakikati arayan insan olmamistir! Pekiyi insanlik semasinda yolculuga cikan bir kisi sizce hangi din ve ideolojiyi tercih eder? Islam deyince insanlari bogazlayan, intihar komandolugu yapan, kiz cocuklarini daga kaciran, bilimsel alanda 300 senedir hicbir sey ortaya koymayan, kendi aralarinda 1.400 senedir savasmaktan usanmayan, her daim birbirine ihanet eden ulkeleri / mezhepleri / tarikatleriyle itibariyle boyle bir Islamiyeti tercih eder misiniz? Bugun diger din ve ideolojilerin insanliga sunduklari suni guzelliklere baktigimizda, maalesef Islam dini kendi muntesiplerinden oturu mahsundur! Halbuki sair din ve ideolojiler Firavunun sihirbazlarinin meydana saldiklari sihirleri gibi isiltili olsabile, ruh ve mana adina insanligin susuzluguna deniz suyu takdim etmektedir. Bu gun hakiki mu’minler olsaydi, Hz.Musa (as) gibi Kur’an-i Kerim’in elmas dusturlarini ASA gibi vurup, tum illizyonist dusunceleri yerlebir edebilirdik! Maalesef yalanci ates boceklerinin pesine dusen zavalli muslumanlar olarak, hergun igfale ugramaya devam etmekteyiz. Kimileri SIA nin iktidar ve nufuz hirsina yenik dusmus, kimileri icimizdeki munafiklarin Ittihad ve Terakki anlayisindaki BAAS dusuncesine yurumus, kimileri harici anlayisa hizmet eden El Kaide / ISID / Boko Haram zilletinde cehenneme yuvarlanmis, kimileri Ehli Sunnet vel Cemaat diyerek hergun dini perisan etmektedir. Zira mustesnalar haric Asri saadet donemine ait Ebubekir sadakati, Omer hakikati, Osman comertligi, Ali dirayeti, Mus’ab futuvveti, Zubeyr civanmertligi katiyen yoktur. Bugun Islam alemi kisisel cikarlarin, iktidar kavgalarinin dini alet ettigi cahiliye doneminden farksizdir. Insanlik hakiki UHDUD GENCLERINI beklemektedir. “Sizden hicbir sey istemiyoruz. Bizim ecrimiz ancak Allah’a aittir” buyuran peygamberlerin yoluna, herseyini gonul muhabbetiyle tevdi eden nesillere ne kadar cok ihtiyac vardir! Bu yolda o elcileri destekleyen Habib-i Neccar (Sahib-i Yasin) gibi yuce kametleri binbir umidle ariyoruz. Allah’in davasina yardim edecek (ENSAR) peygamber sevdalisi havariler gunumuzde ne kadar da azdir! Zira Hak sevdalilarinin yollarina cok engeller konulacaktir! Kimileri Firavun, Nemrud olacak, kimileri kardesleri gibi o Yusuf’lari kuyuya atacak, kimileri onlari Amr Ibnul As gibi Habes kralindan iade isteyecek! Zira onlar statukonun degismesini istemeyecek. Baska dinler ise Islami teblige, atalarinin dini uzerinde bulunduklari icin taassub ile tepki verecekler. Yeri geldiginde zulme karsi Ashab-i Kehf gibi Allah’a iltica edenler veya davalarindan oturu topraga diri diri gomulenler olacaktir. Pekiyi ASRI SAADET ACISINDAN KALPLER ISLAMA NASIL SICAK HALE GELDI? Efendimiz (sav) daha peygamberliginden once topluma duyarli bir hayat yasamis, fakirlerin hakkini savunan gunumuzdeki KIMSE YOK MU? gibi Hulful Fudul dernegine katilmisti. Yaptigi iyiliklerin karsiliginda hicbir sey kabul etmemis ve herkesin guven duydugu bir insan olmustu. MS 610 da Nubuvvetle beraber insanlari yemege davet ediyordu! Hizmet Hareketinin evlerine insanlari davet ettigi gibi Asri Saadet donemindeki Ibni Erkam’in evinde, tevhidin yaninda guzel ahlak tavsiye ediliyordu. Zira biseti ilk 11 senesinde namaz / oruc / zekat / hac ibadetleri henuz yoktu. Hatta tesettur / icki / zina / faiz konulari son donemlerde ele alinmisti. Cemaatin mutevelli himmetlerinde oldugu gibi Hz.Hatice’nin (ra) zenginligi de bu yolda tukenmisti. Muslumanlara uygulanan ambargoda tum zenginlikler tukenmis ve agir zulme karsi en ufak sui ahlak dahi yapilmamisti. Muslumanlar henuz savasacak guce de sahip degildi. Efendimiz (sav) Ukaz panayirlarina gelen yabancilarla temas kuruyor ve tebligde bulunuyordu. Onlari sofralarina davet ederek, misafir perverlik gosteriyordu. Bu esnada Ebu Leheb’in hakaretleri de siddetle suruyordu. Ardindan hicretler yasanmis ve Medine’de farkli dinlerle dialog adina Medine Vesikasi imzalanmisti. Bunun yaninda piyasadaki tekeli kirmak icin musluman is adamlari adeta TUSKON gibi derneklesmisti. Hendek savasinda tum hiziplerin birleserek yok etmek istedikleri muslumanlar, Hudeybiye’nin ardindan Mekke ile serfiraz olmustu. Bugun Hizmet Hareketine tum dunyanin destegini alarak, taarruz edenlerin akibetleri de farkli olmayacaktir. Birkac sene sonra tum dunyada hakikatler ayan beyan ortaya cikacak, ona muaraza edenlerle umumi platformalarda sulh imzalanacak, Islam kendi derinligi icinde bir futuhat yasayarak, gonullerin fethine sehbal acacaktir. Asri saadetin baslara tac muslumanlari ahlaki degerleri, misafirperverlikleri ile bircok insani Islam’a isindirmisti. Hicret edenlere kucak acanlar ise baslibasina tarih yazmisti. Hatta gunluk eglenceler dahi Islam dunyasinda ele alinmaya baslanmisti. BU VESILEYLE MEDINE’YE GELEN BIR CALGICI OYUN GRUBUNU BIZZAT EFENDIMIZ (sav) VE AISE (ra) VALIDEMIZ SURURLA SEYRETMISTI! Bugunde Hizmet Hareketi tum dunyayi din yetimi olarak gormektedir. Halbuki her insan hanif fitrati uzerine yaratilmis, lakin ebeveyni Musevi, Nasrani, Mecusilige tesvik etmisti. Gunumuzde hicbir insanin ciddi manada din arayisinda olmadigini goruyoruz. Gunluk maiset derdi kadar dini telakkiye alaka gosterilmiyor. Oyle ki ne rahipler, ne hahamlar, ne imamlar kimse tarafindan ciddiye alinmamaktadir. Zira hicbiri gonullerdeki hastaligi tedavi edecek safiyet / muhabbet / isar ruhu ortaya koymamaktadir. Halbuki Hz.Suleyman (as) Belkis’i davet ettiginde tahtindaki gunes dinine ait rituelleri tevhidi anlayisa cevirip, Belkisi’in gonlune hitap edecek ikram ve tezyinatta bulunmustur. Tum insanlik Uhdud genci gibi hayatini hak ugrunda feda edecek adanmis ruhlar istiyor. Sizler Turkce olimpiyatlar uzerinden bu cocuklara ve ailelerine sadece evlerinizi / ulkenizi degil gonullerinizi de aciyorsunuz. Insanlar bu guzelliklerin verasindaki hakikatleri arastirdiginda Islam ile tanisiyorlar. Her olimpiyat donusunde yuzlerce cocuk kendi istegiyle musluman oluyor. Bircok yardim faaliyetine katilan gayri muslimler, gonulluler hareketini coktan arastirmaya basliyor. Baska din ve devletler gibi somurmediklerini tefrik ettiklerinde ise fevc fevc Islam’a dehalet edeceklerdir. Tum dunyadaki bu kardeslik duygusu birgun gelecek somurge zihniyetine alternatif olarak BM / KIZIL HAC / DTO nun yerini alarak, sulh adaciklarindan tum yeryuzune yayilacaktir. Bu acidan Hizmet hareketinin 3 nesile ihtiyaci vardir. Bu neslin cocuklari kulturel acidan Islam’a daha isinmis olacak, ardindan gelen nesilden ise fetih suresindeki ciftcinin yuzunu gulduren mubarek hasad toplanmaya baslayacaktir. Birgun gelecek cihanin dortbir yani Muhammedi bahcelerle tezyin olacak, mahsun gonuller O’na (sav) soluk soluga kosacak, bugunden istikbali selamlayan gariplere mujdeler olsun! Gunumuz muslumanlari Hizmet Hareketini dar ufuklari ve siyasi cikarlarindan oturu suclayip, gunluk siyasetle mesgul olmaktadir. Rica ederim gayri muslimlerle biraraya nasil gelinecegini dahi bilmeyen tarikatler dinlerarasi dialogu elestiriyor. Bircok tarikatin Kur’andaki fen ilimlerinden dahi haberi yok. Turkiye’deki farkli millet / mezhep ve dinlere karsi toplumu kutuplastiran, yardim adi altinda silah sevkiyati yapanlarin tum dunya insanligina bagrini acanlari anlamalari mumkun degildir. Hayatinin baharindaki masum cocuklarin gozlerindeki cennet isiltisini, Muhammedi ruh kusaticligiyla sarmalayacak yigitleri idrak edemezler. Zira ummanlar gibi sinesi, kainat kadar degerleri olanlari makam sevdalisi, devrin bedevi kem talihlileri hicbir zaman anlamayacaktir. Bu hasta ruhlarin Islam’in temiz cehresine maalesef kan ve goz yasindan baska birsey sunmadiklarina tum insanlik sahiddir. Halbuki insanligin kurtulusa adina yola cikan bu Samiri zihniyetler, oncekilerde oldugu gibi Islam’in hakkini savunarak yola cikmis ve muslumanlari sadece inkisari hayale ugratmisti! SIMDI SIZLERIN VICDANINA SORUYORUM! Mus’ab Bin Umeyr (ra) gibi sadece Allah’in rizasini arayan muhacir ile malini beklentisiz infak eden ensar halkasindan mutesekkil Hizmet Hareketi mi? Yoksa Iktidari ele gecirmek icin her yolu mubah goren SIA / AKP / BAAS / VEHHABIST / ISID / BOKO HARAM / EL KAIDE mi? Islamin gercek temsilcileridir? Lutfen bu soruyu cevaplayacak kimseler, hic olmazsa gayri muslimlerle ilgilenmis, misafirperverlik gostermis, gonullerinin kapilarini aralamis, bir insanin hidayetine vesile olmak icin izdirapla yasamis yigitler olsun? Bunlardan birisi degil isek Fahr-i Kainat Efendimizden (sav), Kur’an-i Azimussan’dan, tum guzelliklerin yegane sahibi olan Allah’tan (cc) utanalim ve bu yarim yamalak muslumanligimizi gozden gecirelim! Zira muvahhidlerden baskasinin olum doseginde kelime-i sehadet okudugu gorulmemistir!

Yorum bırakın