2015 GENEL SEÇİMLERİNDEN YANSIMALAR

Türkiye son yıllarda en galiz küfür ve hakaretlerin doruğa ulaştığı bir seçim atmosferinden geçti. Bu süreçte medyadaki spekülasyonlar ve meydanlardaki provokasyonlar iğrenç boyutlara ulaştı. Toplumdaki kirlenme siyasilarden diyanete kadar geniş bir yelpazeye yayıldı. Hergün yapılan algı operasyonları ile halkta cinnet zirveye tırmandı. Bu psikolojik kaos ortamındaki çaresiz vatandaşın, aklıyla hissi arasındaki karmaşa sandığa yansıdı. Aslında seçimi hiçbir siyasi veya dini kesime körü körüne bağlı olmayan liberal demokratlar belirledi. Bu insanlar kim? Daha çok eğitim seviyesi yüksek, hayattan lezzet alan, şiddete kesinlikle karşı, olaylara objektif bakan, kimsenin dayatmasına aldırış etmeyen, biat kültüründen nefret eden, hiçbir kesimle (parti/tarikat/ideoloji/milliyetçilik) platonik aşk yaşamayan, evrensel değerlere prim tanıyan, sosyal hayata katkı sağlayan, tüm dünyanın arzu ettiği marjinallikten uzak bu insanlar HDP’ye oy verdi. Bu şekilde HDP’nin şiddeti bırakıp, haklarını demokratik ortamda aramasına destek verdi. Bu seçimin tek galibi HDP’dir. Bakalım liberal demokrat seçmenin kendisine verdiği ödünç oyları HDP nasıl kullanacak? İmralı’nın tahliyesi için umut ışığı niteliğindeki bu açılım, daha çok Kandil’in konumunu tartışmaya açtı? Derin yapılar HDP’nin hümanist adımlarını Özel Harpçiler üzerinden manipüle ederek, suçu PKK’ya atmaya çalışacaktır. Ayrıca HDP/PKK içindeki şahin gençler rutin hayata ne kadar adapte olabilecek? Güneydoğudaki gayrı meşru nüfuzlarını resmi hayata nasıl çevirecekler? Sürekli yaşayacakları iç muhalefet ile dış provokasyonlara nasıl tedbir alacaklar? Medya onlara ne kadar destek verecek? Umarım HDP marjinallikten sıyrılıp, evrensel değerlere sahip çıkan bir kitle partisine dönüşür. Toplumdaki ön yargıları kırabilmeleri için çok önemli fırsat yakaladılar… CHP seçimlerdeki vaadlerine karşılık bulamadı. İktidarın bu kadar fiyaskolar yaşadığı bir ortamda, muhalif parti oylarını arttıramıyorsa şayet halka inandırıcılığı yoktur. Birkaç göstermelik aday ile merkez parti iddiasında olan CHP ne kendi kabuğunu, ne de sağ muhafazakar kesimdeki ön yargıları kıramadı. MHP ise Erdoğan’ın falsoları sayesinde extra 2 milyon oy aldı. Adeta deve kuşu gibi kafasını toprağa gömen MHP’nin seçim bildirgesi ve beyanatlarıda, ülke yönetme hedeflerinin olmadığını gösterdi. Zaten CHP ve MHP kendilerine oy veren marjinal diyebileceğimiz partizanlarının kemik oylarıyla kaldı. Haddizatında kendi seçmenlerinin kalitesi ile parti kurmaylarının vizyonları örtüşüyor. AKP nin %10 luk kayıp yaşaması sürpriz değil. Erdoğan’ın Kobani olaylarındaki beyanatları ve seçim sürecindeki skandalları AKP oylarını MHP ve HDP’ye kaydırdı. Güneydoğudaki AKP hezimetinin tek sorumlusu Erdoğan’dır. Türkiye genelindeki HDP’ye destek veren liberal demokratlar yine Erdoğan’dan ötürü AKP’den koptular. SP bu seçimde de hüsrana uğradı. Artık bu partinin siyaseti bırakıp Milli Görüş Sivil Toplum Örgütüne dönüşmesinin vakti gelmiştir. Nitekim Fatih Erbakan bu yönde ilk adımı atarak, Erbakan Vakfını kurdu. Cemaatin bağımsız adaylarıda hezimete uğradı. Seçim pusulasındaki dizaynın azizliğine uğrayarak 1.5 milyon oyun geçersizliği mazeret olamaz. Halk cemaatin siyaset yapmasını istemiyor. Cemaatin operasyonel kabiliyeti sandık gücünden 10 kat fazladır. TAŞ YERİNDE AĞIRDIR. Seçimlerde halk daha çok CNN TÜRK / HABER TÜRK / FOX TV deki programlara rağbet gösterdi. Cemaat medyası siyasilikten sıyrılamadığı için 4. sırada yer bulabildi. Yandaş medya zaten KÖRLER SAĞIRLAR, BİRBİRİNİ AĞIRLAR seviyesine düşerek, kendi itibarını sıfırladı. Halk istihbarat polisini vekil görmek istemez. Halk cemaati siyasette görmek istemez. Halk generali siyasette görmek istemez. Halk futbolcuyu siyasette görmek istemez. Herkesi başarılı olduğu konumda sever ve tercih eder. Öyle olsaydı emekli general Osman Pamukoğlu bağımsız vekil seçilirdi. Halkın herkesiminden maddi ve manevi destek gören cemaatin siyaset pisliğine bulaşması istenmiyor. Nitekim tüm dünyadaki faaliyetleri açısından iyi bir ders oldu. Umarım cemaat bu sonuçlardan kendi hesabına ders alır. Aksi taktirde Tayyiban rejimi gibi marjinalleşerek tüm emeklerini zayi eder. HDP ile Kuzey Irak’taki Barzani, Kuzey Sureye’deki YPG gibi dialoglar kurabilir. Kendisini siyaset üstü bir konuma taşıyarak, evrensel barışa katkı sağlayabilir. YENİ HÜKÜMET MHP VE CHP İÇİN NE İFADE EDER? Seçim sonuçlarına göre vaadleri halktan karşılık görmeyen müzmin muhalefet partisi için 2030 yılına kadar son bir fırsat geçti. CHP ve MHP iktidara geçerek emekli ve fakirlere yapılan sosyal yardımların AKP hükümetine ait olmadığını bilakis devlet anlaşının gereği olduğunu icraatleriyle göstererek AKP’nin bel kemiğini kırabilir. Zira AKP 13 milyon yeşil kartlıdan sosyal yardımların kesileceği endişesiyle oy almaktadır. Yine 11 milyon emekliye tanınan olanakları AKP sandığa çok iyi taşıdı. Milyonlarca emekli bu katkıların AKP’ye ait olduğunu zannediyor. Koalisyon hükümeti bu yardımlara devam ederek, toplumdaki bu algıyı yıkabilecek muazzam bir fırsat yakaladı. Ayrıca devlet olanaklarıyla yurtdışında TİKA / AFAD vs üzerinden yapılan etkinlikleri particilikten devlet anlayışına çevirerek gurbetçilerdeki algıyı değiştirebilir. Başta RTÜK / TRT olmak üzere devlet medyasındaki AKP’lileri tasfiye ederek, ülkedeki algı operasyonları ve yandaş kayırmalarına son verebilir. Bu medya sayesinde AKP yolsuzluklarının ve ekonomik darboğazın hangi seviyede olduğunu milyonlara gösterebilir. TTNET / TURKCELL / VODAFONE / THY gibi yarı devlet konumundaki şirketlerde yandaş medyanın ve kadrolaşmanın musluğunu kapatabilir. Başta madenler ve ihaler olmak üzere sertifaka ve ruhsatlardaki suistimallerin önünü keserek iş dünyasının desteğini arkasına alabilir. BDDK / SPK /Maliye / Calışma ve Sosyal Bakanlığı başta olmak üzere muhalifleri sindiren kurumlardaki kadroları tasfiye edebilir. Kaymakamlık / Valilik / Emniyet müdürlükleri / Diyanet / TİB / MİT gibi kurumlardaki partizanlıklara son vererek bunları ideal seviyeye taşıyabilir. Devlet kadroları değişim ve dönüşümü görerek, yolsuzluk ve ihanet dosyalarını ANAYASA / YARGITAY / DANIŞTAY / SAYIŞTAY mahkemelerinde ele alma cesaretini o zaman gösterecektir. Yabancı devletlerle durumumuzu normalleştirecek adımlar atabilirler. Sadece bu açılımlar dahi AKP’nin halktaki karşılığını çok ciddi oranda düşürecektir. Bu partiye destek veren tarikat ve STK’ları aklı selim olmaya yönlendirecektir. BUNLAR OLUR MU? CHP ve MHP siyasi müzelikteki yerini almak istemiyorsa buna mecburdur. Zaten bu süreç başladığında AKP’nin yerine çoktan yeni bir partinin kurulma aşaması başlamış olacaktır. AKP NE YAPAR? AKP yeni iktidar karşısında korkunç bir tabloyla karşı karşıya kalır. İhaleye fesad karıştırma, usulsüz dinlemeler, devlet eliyle kesilen cezalar, keyfi açılan davalar, yolsuzluklar, vatana ihanet gibi tüm kirli işlerin baş sorumlusu görülecektir. Cemaatin başına yıkmak istedikleri tüm operasyonlar başına geçirilecektir. Bu nedenle MHP ve CHP’den 20 vekile transfer için 20/30 milyon dolar teklif edilecek. Eğer MHP ve CHP koalisyon kurmazsa bu satılık vekiller devlet sorumluluğunu yerine getirmeyen partilerinden halkın çıkarları adına istifa ettiklerini açıklayacaklar. AKP için bu rakam onların tabiriyle ÇEREZ PARASI olacaktır. Şu an Abdullah Gül grubu AKP ve MHP/CHP’nin yeni süreçteki beceriksizlikleriyle rezil ve rüsvay olmalarını bekliyor. Ardından Mayıs 2016’da yeni bir partinin seslerini işitebiliriz… Bu arada seçimin diğer galibi olan FUATAVNİ Tayyiban rejiminin kabusu oldu. Demek ki doğruluk ilk başta yeterince alâka görmese bile er veya geç karşılığını buluyor. Tarikat ve cemaatler Hakk’a hizmet ettiklerini iddia ediyorlarsa fuatavni’den ibret alsınlar…

1558626_719034021556729_1177611723_n

Yorum bırakın