SORULARLA ŞİA (V)

SORU : Şia’nın Kerbelâ’yı her sene anması ve oradan aldıkları taşlara namazda secde etmesi ne manaya geliyor? Dinen caiz mi?
CEVAP : Hz.Hüseyin’den (ra) bir hatıra için Kerbelâ’dan taş alınabilir ama namazın içine biat amacıyla dahil edilemez. Zira Hz.Hüseyin’e (ra) biat edip, onun davası uğrunda ölmek için Kerbela’dan alınan taşa misyon yüklenir. Bu biatın namaza dahil edilmesi müslümanlar arasında nifak sebebi olduğu gibi Hz.Muhammed’in (sav) yapmadığı ve dinin asla izin vermeyeceği birşeydir. Herkes kendine bir misyon seçerek namaz / oruç / hacc vb ibadetlerin içine dahil ederek dini tahrif edemez.
Hristiyan dünyasının çarmıha gerilmiş İsa figürünü boynuna takması, mabedlerine koyması, papazların ‘t’ şeklinde kutsaması aynı düşüncenin ürünüdür. Bir nevi her hristiyana ‘t’ sembölüyle şunu imâ ediyorlar. “Ey İsâ! Yolun yolumuz, ölene kadar bu düşünceye biat ediyoruz. Dine hizmet yolunda bizde çarmıha gerilmeye hazırız” Nitekim mevcut İncillerde “çarmıhını alan peşimden gelsin” bölümü Hz.İsa’nın ağzından söylenmektedir. İşte bu şekilde Vatikan hristiyanlık dinini tahrif etmiştir.
SORU : Şia ekolüne göre mûta nikâhının hükmü nedir?
SORU : Mevcut Şii Caferi mezhebi mûtayı zina kabul etmektedir. Haddizatında İran’ın büyük bir bölümü zina olarak görmektedir. Vakıa bazı şii kesimler mûtanın imanı daha kamil yaptığını iddia edecek kadar sapıtmış bulunmaktadır. Buna karşılık sünni kesimin otorite gördüğü Hayrettin Karaman mûtanın helâl olduğuna dair makale yazdı. Türkiye’deki imam hatip liselerinin müfredatına bu rezillik girdi. Bu meselenin İslâm’da katiyen yasak olduğuna dair şu makaleyi okuyabilirsiniz.
(BKZ : İSLÂM’DA NİKAH VE CAHİLİYE MÛTASI)
SORU : Şia ekolüne göre 4 vakit namazın cem edilmesi sünnete uygun mu?
CEVAP : Allah Rasûlü (sav) Hendek harbinin dehşetinden namazlarını birkaç defa toplu halde kılmıştır. Bu nedenle zaruret dışında namazlar cem edilemez. Sadece Hacc vakfesinde öğle ile ikindi namazı usulen cem edilir.
SORU : Şia içindeki Gulat’ın Hz.Ali (ra) hakkındaki akidesi nedir?
CEVAP : Gulat Hz.Ali’yi ilah kabul edecek kadar sapık bir zihniyettir. Bunlar İran’ın %10 luk bölümünü teşkil eder.
SORU : Şia içindeki Rafîzilerin durumu nedir?
CEVAP : Rafıziler günümüzde daha çok Suriye ve İran’ın belli bölgelerinde yaşamaktadır. Nusayriler kendilerini Rafızilerin içinde göstererek, sosyalist dinsizliklerini örtbas etmek isterler. Hz.Hüseyin’in torunu olan Zeyd bin Ali’nin Kûfe’de ayaklanmasından sonra kendisini terk edenlere Rafızi denir. Bunlar Zeyd bin Ali’nin (ra) Hz.Ebubekir ile Hz.Ömer (ra) hakkında hayrlı konuşması üzerine kendisini terk etmiştir. Günümüzdeki İran’da Hz.Ebubekir / Hz.Ömer / Hz.Aişe’ye sövenler ekseriyetle bu sapık fırkasır.
SORU : Şia içindeki İsmailiyye mezhebinin durumu nedir?
CEVAP : İsmail adındaki zat güya son imamın kaybolduğunu iddia eder. Bu mezhebin mistik bir sürü akla ziyan iddiaları bulunur.
İmamiyye fırkası ise ehli beytin 11 imamına tabi olanlar denir. Amelde Caferi Sadık’a tabidirler. Unutmamak gerekir ki; bu 11 imam ehli beyttendir. Lakin onlara atfedilen “hatasız” iddiası şiaya aittir.
SORU : Şia siyasetinde Fatîmiler / Kum şehri / Haşhaşiler hangi öneme sahiptir?
CEVAP : Şia ilk defa Fatîmiler sayesinde devlet oldular. Kendileri Selçuklu devletinin hakimiyetinde Kûm şehrindeki medreselerinde iktidar hesapları yapardı. Bu nedenle Hasan Sabbah gibi bazı zatlar önce Kûm şehrine ardından Fatîmilere giderek organize olup, Alamut kalesinde eğitim aldılar. Selçuklu vezirlerinden Nizamûlmûlk’ü suikastle öldürdüler. Takriben 150 sene varlıklarını sürdürdüler. Yalancı bir cennet ve zevki sefanın her çeşidini barındıran bu yapının baş döndürücü usulleri vardı. Günümüzde hâlâ Şiiler için Kûm medreseleri çok önemlidir. Kûm / Kerbela / Necef / Kûfe ziyaretleri birlikte yapılır.
SORU : İslâmiyetten itibaren İran sadece müslümanlarla mı savaştı? Yoksa bu kuru bir iftira mı?
CEVAP : Timur ve Safevi devletleri gerek Hazar gerek Afganistan gerek Hindistan bölgeleriyle savaşmıştır. Tabii bu beldeler Hz.Osman devrinden itibaren müslüman hakimiyeti altında bulunuyordu. Sadece iktidara muhtelif devletler geçmiştir. O beldelerde müslümanlarla birlikte farklı dinlere mensup insanlar yaşıyordu.
SORU : Günümüzde Şia ekolü tüm dünyada nüfuzunu arttırmak için hangi faaliyetlerde bulunmaktadır?
CEVAP : Devlet olarak müslümanların olduğu heryere şii okulları, dialog merkezleri, dil kursları vb faaliyetleri bulunmaktadır. Türkiye’deki Alevi dedeleri, Suriye’deki Nusayrileri, Irak’taki Şiileri kendilerine kutsal gördükleri Kûm şehrinde ağırlayıp, misyonlarını dile getirmektedirler. Bu konu çok derin tahlil gerektirir…

15578801_1099156266877834_5828488239399792461_n

 

Yorum bırakın