ÇANTAYI KAPTIRMA NECMİ

Çantacı Necmi bey kendi penceresinden nezaket ölçüleri içinde Hizmet Hareketi ile AKP arasındaki sert mücadeleye fikir beyan etmiş!
-İki taraf arasında sulh tesis edilmesi için acizane talep veya teklifte bulunmuş!
-Hükümetin hatalarına cûziyat nevinden bakarak, icraatlerinin külliyetine dikkat çekmiş! Bunu ayetten istinbatla hayrlar bir kefeye günahlar ayrı bir kefeye sözcüğüyle ifade etmiş!
-Hizmet Hareketine (sözde) herhangi bir hakarette bulunmadan, bazılarının yolsuzluk operasyonuna “ihanet” sözcüğünü layık görmüş!
-CHP nin yaptığı zulüm ve istibdattan fasıllar sunarak, AKP dönemindeki dini özgürlüklerden örnekler vermiş!
-Bediuzzaman Hazretlerinin Arapça ezan / 163. maddenin iptali / Risale-i Nûr’un devlet eliyle basılması / Ayasofya’nın tekrar ibadete açılmasına dair vasiyetini ele almış! Bundan İşaratûl İcaz kitabının tab edildiğini ifade etmiş!
-NOT= Arapça ezan Adnan Menderes döneminde okunmaya başladı! 163. maddeyi Turgut Özal kaldırdı. Ayasofya hâlâ müze olarak kullanılıyor.
-NOT = AKP 163. madde yerine 301. maddeyi devreye sokarak, sulh ceza mahkemelerini kurarak, tekrar zulme başladı.
PEKİYİ İDDİASI NE KADAR TATMİN EDİCİDİR?
-Hükümetin icraatlerinde başarı ve başarısızlık kefeye konulur. Mesela Suriye meselesindeki tavrımız olumlu veya olumsuz sonuçlarına göre yorumlanır. Teröre destek veren anlayışı ise asla kabul edilemez. Zira bu icraat değil bilakis vatana ihanettir. Yani teröre destek kefeye konulmaz. Böyle bir hükümet derhal görevden ele alınır ve sorumlular vatana ihanetten yargılanır.
-Çözüm sürecindeki icraati yine olumlu veya olumsuz tetkik edilebilir. Güneydoğuda birçok güzel hizmetler yapıldı. Bunun yanında faili meçhul cinayetler / tamamlanmayan su kanalları eksi puan oluşturdu. Lakin teröristlerin yol denetimi / kukla mahkeme / esnaftan haraç toplama / onbinlerce insanı silahlandırmasına göz yumulması ve haddizatında iç savaşa sebebiyet vermesi icraat değil bilakis vatana ihanettir.
-İran’ın ambargosundan istifade ederek ülkeye para kazandırma riski olumlu veya olumsuz ele alınabilir. Bu konuda alınan petrol ve doğalgaz için satılan mallar başarı hanesine yazıldı. Ambargo uygulanan ülkeden 490 $ – Azerbaycan’dan 350 $ fiyata doğalgaz satın almak ise akla ziyan bir icraat olur. Lakin karapara üzerinden ülkeyi dolandırmak / hayali ihracat yaparak haksız kazanç elde etmek / devlet bankalarını bu pisliklere alet etmek ülkeye ihanettir.
-MEB alanındaki uygulamaların tatmin edici seviyede olup/ olmadığı yönündeki icraatleri tartıya konulur. Fatih tablet projesi fiyaskoyla sonuçlandı. Eğitimdeki skandallar zirveye ulaştı.
-Okullarda seçmeli Kûr’an ve siyer dersine memnun olurken, kendine yakın duran tarikatlerdeki skandalları soruşturmak yerine kollaması ise hayal kırıklığı oluşturmuştur.
-Tarım ve hayvancılığı destekleyen teşvikler alkışlanırken, yandaş firmaların ithalat usulsüzlükleri, teşvikteki adam kayırmalar hafızalarda yerini aldı. GDO lu tohumlarla bir neslin sağlığını tahrip etmesi ve GDO lu pirinç davasından darbe icad etmesi ülkeyi nasıl söğüşlediklerini göstermektedir.
-Adalet ve Kalkınma iddiasıyla yola çıkıp, zorbalık ve haramilikle devam etmesi niyetlerini ortaya koymaktadır.
-İç ve dış politikadaki fiyaskolar kucağımıza 3 milyon mülteci, komşularla restleşme, terörden ötürü turizmi çökertme, komşu ülkelerle kültürel ve ekonomik bağların çökmesine sebep olmuştur.
-Havuz medyasının iğrenç yalanları ise AKP iktidarı için başlı başına utanç kaynağıdır.
-Bunun gibi diğer alanlarda da eldeki sermaye ve olanaklara göre daha iyisinin yapılıp, yapılamayacağı hususları kritiğe tabi tutularak hükümetin icraatleri ele alınır.
-Yolsuzluk / adam kayırma / ihaleye fesad karıştırma / terör örgütlerine yardım ve yataklık yapma / muhalif kesimlere en ağır cezaları kesme / milletin malına çökme / devlet kurumlarında rüşvet / liyakat yerine yandaş alımı ise terazi kefesine konulmaz. Zira bunlar hizmet değildir. Haddizatında bunlara cûziyat denilmez. Milletin malını çalan haramilerin göz boyayan dini hizmetlerine itibar edilmez. Kendisine biat eden tarikatlere keseyi açıp, muhalif olanlara zorbalık yaparak, gerçek niyetlerini ortaya koymuşlardır. Zira bunlar siyasi rüşvettir.
-Marmaray güzel bir projedir ama maliyetinin 4 kat fazlasına yaptırılarak ülke zarara uğratıldı.
-Ülkede 2.700 adet yolsuzluk dosyasında korkunç rakamlar söz konusudur. Bunlar alel acele kapatılarak, ülkedeki yolsuzluk sarmalının ne kadar dehşet verici seviyelere ulaşıldığını gösterdi. Hırsızını adalete teslim edip, partiden atmak yerine bilakis ona sahip çıkarak, tüm dini ve evrensel değerlerin içini boşalttı.
-MEB dünya eğitim klasmanında yerlerde sürünüyor. Bunun gibi her alanda bir sürü rezillik diz boyudur.
-Risalelerin bugün devlet tarafından basılmasına ihtiyaç yoktur. Said Nursi döneminde terör bahanesiyle yasaklandığı için eselerin masumiyeti adına devlete teklif edilmişti. 300 tane göstermelik İşaratûl İcâz kitabıyla göz boyandığını ibretle izliyoruz.
O gün Said Nursi ve eserleri, bugün Fethullah Gülen ve eserleri terörden mağdur oldu.
-Abdûlhamid Han / Mustafa Kemal / İsmet İnönü / Kenan Evren devrindeki istibdatın bir değişiğini Tayyip Erdoğan’ın yaptığını görmemek için kör olmak gerekir.
-Necmi bey evinin yakılmasına ülkenin hatırı için susabileceğini söylemiş! Onun yerine yiğitçe hükümete şu teklifi versinler! Kültür Üniversitesi / Kültür Dersanesi / Biruni Üniversitesi / Fatih Dersanesi / Hayrat Vakfı / Onlara ait yurtlar ve gazetelere hükümet el koysun! Bediuzzamana ait eserleri terör kapsamına alsın! Mütevelli heyetini terörden tutuklayıp, müntesiplerine en ağır cezaları versin! Dünyanın dörtbir yanında Risale-i Nûr temsilcilerini o ülkenin idarecilerine terörist yaftasıyla şikayet etsin! Acaba ülkenin hatırına susacak mı? Yoksa hükümeti destekledikleri için kendilerine hediye edilen Biruni üniversitesi / tüm okullarındaki öğrencilere verilen devlet bursu acaba meselenin iç yüzünü özetliyor mu? Aldıkları rüşvete “dine hizmet” gözüyle bakan bu zavallıların, maalesef risalelerden dahi nasipleri yokmuş!
— Çantacı Necmi bey avami bilgiye sahip birisidir. İslâm ilimlerini ve hukukunu bilmekten uzak bu insan, yolsuzluk vb rezilliklerin ne anlama geldiğini dahi ya bilmiyor veya işine gelmiyor! O küçük aklıyla ve yanında ona yön çizen zavallının sesli talimatlarıyla konuşurken ne kadar zorlandığını ibretle izledik! Konuştukça küçülen, küçüldükçe rezil olan, rezil oldukça mezar toprağına ızdırapla bakan bu insanlar haddini aşan meselelere cüret ederek, cûzi sermayelerini kûlli haramzadelerin mezesi yaptılar. Hırsıza / arsıza destek çıkıp, milletin hakkına sahip çıkanları ihanetle suçlayan Necmi bey hangi safta durduğundan habersiz sözde nasihatte bulunuyor. Hizmet Hareketini bu cihetle eleştiren bazı talihsiz ağabeyler ahirete yürüdü. Kalanların akibetide onlardan farklı olmayacak…
-1974 Kıbrıs harekatında Türkiye’ye tek destek veren Muammer Kaddafi’ye karşı Haçlı ordusunun safında yer alan Erdoğan hükümetini savunan Necmi bey yaşadığı dünyadan habersiz balık hafızasıyla güya aleme akıl veriyor.
-Dinini yaşamak isteyen Uygur Türklerine destek vermek yerine terörist yaftası vurarak, kimin hizmetkarı olduğunu gösterdi.
-Mavi Marmara hadisesini ranta çevirip, bugün İsrail devletini dost, Siyonist lobileri müttefik ilan eden Erdoğan’a medhiyeler düzmesi trajikomik vakıadır.
-Mısır’da Mursi’ye gaz verip, yakında Sisi ile sevişmeye başlayacağını söylemek kehanet olmasa gerektir.
-Dindarlara kan kusturan Ergenekon ile ittifak kurarak Hizmet Hareketine hücum eden zihniyeti destekleyenlerin ne dünyada ne ukbada yatacak yeri yoktur…

 

Yorum bırakın