FASIK

Her yeni gün varlık alemine ümit ışıklarıyla doğar. Zira karanlıklardan aydınlığa kavuşmak isteyen nice masum yavrular, gadre uğramış mazlumlar, kan ve gözyaşının aktığı harabe şehirler vardır. Güneş guruba kaydığında ise matemler gecenin karanlıklarında iniltiler halinde Arşı Alâ’ya yükselir. Arşına istiva etmiş Rahman tüm kainattaki tasarrufuyla muzdarın duasına icabet eder! Kur’an-ı Kerim birçok ayetinde bu meseleyi farklı açılardan ele alarak ikazda bulunur. Misalen; Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, zevceleriniz, kabileniz (millet / aşiret)… kazandığınız mallar, durgunluğa uğramasından endişe ettiğiniz ticaret ve hoşunuza giden meskenler… sizin için Allah (cc) ve Rasûlü (sav) ile O’nun yolunda mücahede etmekten daha kıymetliyse artık Allah’ın (cc) hakkınızdaki azap emrini getirinceye kadar bekleyin! Çünkü Allah (cc) fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez… TEVBE SÛRESİ 24. AYET — Fasık = Günahı aleni işleyen kimseye denir! Hukuksuzluk, adam kayırmak için fişleme, kişiye göre kanunlara hükmetme, devletin önde gelenleri ile halk arasında suçların kişiye özel hükme bağlanması, rüşvetin hediye olarak yaygınlaşması, ehli olmayanların idareye getirilmesi, belli kesimlerin işledikleri zûlüm ve hainlikleri iftira yoluyla masum kişi ve kurumlara yükleme gayretleri, idari kesimlerin halk arasında ayrımcılık yaparak zûlmü tüm kesimlere yayma faaliyetleri salt manada destek görüyorsa, toplumsal fısk söz konusudur! Hakları yenen mağdurların, masumların tazarru ve niyazları arşı Alâ’ya yükselir ve umumi musibet kaçınılmaz olur…